Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, “Öğrenciyle ilgili sorunların okul düzeyinde çözülmesi ilkesini esas alarak, merkezden yerele doğru yetki devrini gerçekleştireceğiz” dedi. Avcı ayrıca, “Geçtiğimiz yıl içinde bazı kurumlarımıza birden fazla olmak üzere toplam 400’e yakın okulumuza yönelik terör saldırısı gerçekleştirildi” ifadelerini kullandı.
Bakan Nabi Avcı, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda bakanlığının 2016 yılı bütçesi ile ilgili sunum yaptı. Avcı, bakanlığın, okul öncesi eğitimden başlayarak eğitim ve öğretimin her kademesinde bütün bireylerin nitelikli eğitime eriştiği bir eğitim sistemi oluşturmayı hedeflediğini belirtti.
Hükümet olarak bu dönemde eğitim ve öğretime erişim, eğitim ve öğretimde kalite ile kurumsal kapasitenin güçlendirilmesi alanlarındaki çalışmaları yoğun şekilde sürdürdüklerini vurgulayan Avcı, “Özgürlükçü, üretken, rekabetçi ve günümüzün bilgi tabanlı ekonomisinin ihtiyaç duyduğu insan gücünü yetiştiren nitelikli bir eğitim sisteminin oluşturulması, bu sisteme uygun öğretmenlerin yetiştirilmesi, müfredatın geliştirilmesi ve eğitim ortamlarının tesis edilmesi yönündeki çalışmalarımız bu dönemde de aynı hız ve kararlılıkla devam edecek” dedi.
Bakan Avcı özetle şunları söyledi:
Okul türleri ve bölgeler arası başarı farklılıklarını azaltarak eğitimde fırsat eşitliğine bütün boyutlarıyla hayatiyet kazandıracağız. Sürece uygun olarak öğretmen yetiştirme ve eğitim yönetimi alanlarında da önemli dönüşümleri hayata geçireceğiz. Bu yıl da bütçeden en fazla pay eğitime ayrıldı. 2002’de 10 milyar TL olarak gerçekleşen bütçe payımız, 2016 yılında 100 milyar 390 milyon 305 bin TL olarak belirlendi.
Serbest kıyafet uygulamasından, öğretmenler için başörtüsü yasağının kalkmasına, liselerde başörtüsünün serbest olmasından, 28 Şubat’ta mağdur edilen öğretmenlerin mesleklerine dönmelerine, meslek liselerindeki katsayı adaletsizliğinin kaldırılmasından, müfredattaki antidemokratik ifadelerin ayıklanmasına ve farklı dil ve lehçelerde eğitimin önünü açan düzenlemelere kadar birçok önemli yeniliğin altına imza atıldı.
Zorunlu eğitim 8 yıldan 12 yıla çıkaran eğitim reformu yapıldı. Bu reformlar sayesinde her kademedeki okullaşmada ve ortalama eğitim süresinde artış sağlandı ve eğitim süreci özgür ve demokratik çerçeveye kavuşturuldu. Fırsatları Artırma ve Teknolojiyi İyileştirme Hareketi (FATİH Projesi) de hükümetimiz döneminde hayata geçirildi. Projenin uygulanmasına yönelik çalışmalar hızlı ve kararlı şekilde devam ediyor.Bu süreçte eğitsel e-İçerikler oluşturuldu, bu içerikler Eğitim Bilişim Ağı (EBA) üzerinden öğretmen, öğrenci ve velilere tamamen ücretsiz olarak sunuldu. Video, animasyon, kitap, etkileşimli sözlük, dergi, sunum dosyası, eğitsel oyun türlerinde 150 binden fazla içeriği, 8 milyondan fazla kullanıcısıyla EBA, kısa zamanda K12 düzeyinde dünyanın en büyük eğitim portalı haline geldi.
TEOG ile ayrı sınavsız yerleştirme yapılmaya başlandı
TEOG ile okullar, öğretmenlerin ve müfredatın merkeze alındı. Temel eğitimden ortaöğretim kurumlarına ayrı bir sınav olmaksızın öğrenci yerleştirme uygulaması başlatıldı. Eğitimde diğer bir yenilik de özel sektörün eğitimdeki payı ve katkısını artırmayı hedefleyen dershanelerin dönüştürülmesi süreci oldu. Bu sayede, hem okulu ikinci plana atan, öğrencileri çoktan seçmeli test odaklı bir sürecin içine sokarak sosyal hayattan tecrit eden, veliler için ciddi mali külfetler getiren ve adeta alternatif bir eğitim sistemi oluşturan dershanelerin yol açtığı olumsuzluklara son verilmiş, hem de eğitim ve öğretimin özel öğretimin kapasitesini artıracak bir sürecin başlaması sağlanmıştır. Özel öğretim kurumlarının nitelik ve niceliğinin artırılması, eğitim sistemimizde kalite ve rekabet odaklı eğitim hizmetlerinin verilmesine katkı sağlayacak.Özel sektörün eğitimdeki katkısını artırmak amacıyla verilen teşvik düzenlemeleri devam edilecek. MEB’in 2015-2019 Stratejik Planı’nda özel öğretimin payının okul öncesinde 9,16’dan 23’e, ilkokullarda 3,31’den 6’ya, ortaokullarda 3,51’den 7’ye ve ortaöğretimde 4,78’den 12’ye çıkarılması hedefleniyor.
Yeni özel okulların açılmasını teşvik amacıyla çeşitli tedbirler öngörülüyor. Özel okullarda niteliği hızlı ve kalıcı bir şekilde yükseltmek için kalite geliştirme sistemi çalışmaları devam ediyor. 9 ve 10’uncu Kalkınma Planlarında da eğitimde özel sektörün payının artırılması yönünde hedefler bulunuyor, bu hedefe ulaşmak için örgün eğitimde özel okullaşma oranının artırılmasına yönelik çalışma yapılıyor.
Özellikle özel okullarda öğrenim gören öğrencilere sunulan eğitim öğretim desteği ve diğer teşviklerle dönüşüm programları sayesinde özel sektörün eğitime yatırım yapması özendirildi. 2014-2015 eğitim ve öğretim yılında, dershanelere belirli süre verilerek özel okula dönüşmelerini teşvik edici düzenlemeler yürütüldü.
Bu kapsamda, ilgili kanuni düzenlemeler hayata geçirildi. Değişikliklerle özel okula dönüşmek isteyen dershanelere, 25 yıla kadar arsa tahsisi veya 10 yıla kadar bina kiralama imkanı ve okula dönüşme taahhüdünde bulunan dershaneler de 2018-2019 eğitim ve öğretim yılı sonuna kadar bulundukları binalarda okul olarak faaliyet gösterme izni olanağı verildi.
2015-2016 eğitim ve öğretim yılı itibarıyla Bakanlığımıza bağlı 2 bin 326 anaokulu, 39 bin 847 ilkokul ve ortaokul ile 341 yatılı bölge ortaokulu bulunuyor. 2015-2016 eğitim ve öğretim yılında 2 bin 322 Anadolu lisesi, 261 fen lisesi, 92 sosyal bilimler lisesi, 57 spor lisesi, 74 güzel sanatlar lisesi ve 1.149 Anadolu imam hatip lisesi var. Ayrıca mesleki ve teknik ortaöğretimde 2015-2016 eğitim ve öğretim yılı itibarıyla 2 bin 300 mesleki ve teknik Anadolu lisesi, 96 mesleki ve teknik eğitim merkezi, 894 çok programlı lise olmak üzere 3 bin 290 okul bulunuyor.
400’e yakın okula saldırı yapıldı
Yeni dönemde bakanlığın kurumsal örgütlenmesini, eğitim sisteminin ulusal düzeyde politika belirleme, koordinasyon ve denetiminden sorumlu olacak şekilde geliştireceğiz. Öğrenciyle ilgili sorunların okul düzeyinde çözülmesi ilkesini esas alarak, merkezden yerele doğru yetki devrini gerçekleştireceğiz. Okulları akademik, sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif performansa göre değerlendirerek, sonuçlarının kamuoyu ile paylaşılmasını sağlayacağız. Ortaöğretimde uygulayageldiğimiz okul bazlı bütçe yönetimine, temel eğitim okullarımızın da geçmesine yönelik çalışmalarımızı tamamlayacağız.
Bazı bölgelerde değişik gerekçelerle aksayan eğitim sürecini tamamlamak üzere destekleme kursları düzenlendi. Böylece hem öğrencilerin eksiklikleri giderildi hem de öğretmenler hizmet içi eğitim programları aracılığıyla aksayan eğitim sürecini tamamlayacak tedbirler konusunda yetiştirildi. Bu kapsamda, özellikle 8 ve 12’nci sınıflar merkeze alınarak, bütün kademelere ara tatili de dahil olmak üzere programlar uygulandı. Ayrıca ikinci eğitim ve öğretim döneminde de bu tedbirler devam ettirilecek. Bu noktada geçtiğimiz yıl bazı yerleşim birimlerimizde okul ve kurumlarımıza yönelik terör saldırıları nedeniyle aldığımız bir diğer tedbiri de takdirlerinize sunmak isterim. Geçtiğimiz yıl içinde bazı kurumlarımıza birden fazla olmak üzere toplam 400’e yakın okulumuza yönelik terör saldırısı gerçekleştirildi. Bu saldırılar nedeniyle Bakanlığımız bütçesinden donatım, onarım ve acil ihtiyaçlar için fazladan 100 milyon liraya yakın bir kaynak kullanılmak zorunda kalındı.
Destekleme kurslarına 4 milyondan fazla başvuru
Bakanlığın 2016 yatırım ödeneği önceki yıla göre yüzde 14,39 artışla, 6 milyar 284 milyon 628 bin lira olarak öngörüldü. Okullarda ikili öğretime son vermek ve tam gün eğitim-öğretime geçebilmek için yeterli sayıda derslik inşasına devam edeceğiz.
2003’den bugüne kadar, 44 bin 104’ü hayırseverler tarafından olmak üzere 249 bin 618 derslik yapıldı. Bugün itibarıyla 109’u devlet, 76’sı vakıf üniversitesi olmak üzere 185 üniversite ve 8 vakıf meslek yüksekokuluyla beraber 193 yükseköğretim kurumu bulunuyor. Hükümetimiz döneminde 56’sı devlet, 53’ü vakıf üniversitesi, 8’i vakıf meslek yüksekokulu olmak üzere 117 yeni yükseköğretim kurumu kuruldu.
Bu eğitim ve öğretim yılında örgün ve yaygın ortaokul, ortaöğretim ve mezun öğrencilere ücretsiz destekleme ve yetiştirme kursları açıldı. 21 Ekim 2015 itibarıyla, 22 bin 272 kurs merkezinde, 253 bin 494 kadrolu öğretmen ve 38 bin 395 ücretli öğretmenin hizmet verdiği destekleme ve yetiştirme kurslarına 4 milyon 306 bin 858 öğrenci başvurdu
Ortaöğretim öğrencilerinin ücretsiz ders kitabı için 2016 için Bakanlık bütçesinde 194 milyon 510 bin 800 lira kaynak öngörüldü. İlköğretim öğrencilerine ücretsiz dağıtılacak ders kitapları için de Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu’ndan 2016 için 240 milyon lira ödenek tahsis edildi.
İlköğretim ve ortaöğretimde burs alan öğrenci sayısı 2003’te 101 bin 382 iken bu sayı da 2015 yılı Aralık ayı itibarıyla 243 bin 532’ye yükseldi. 2014-2015 eğitim ve öğretim yılında toplam 1 milyon 330 bin 521 öğrenci taşıma imkanından yararlandı.
Okullaşma oranı arttı
Hükümetimizin en temel öncelikleri arasında yer alan okul öncesi eğitimde 2002’de 4-5 yaş okullaşma oranı yüzde 11,7 iken, 2014-2015 eğitim ve öğretim yılında 4-5 yaş (ay bazında) okullaşma oranı yüzde 41,57’ye; 5 yaşta (ay bazında) ise okullaşma oranı yüzde 61,69’a ulaşmıştır. Bu oranın yükseltilmesi bizim en önemli önceliklerinden olmaya devam edecek. İlköğretimde net okullaşma oranı 2002’de yüzde 90,98 iken, 2014-2015 eğitim ve öğretim yılında yüzde 97,10’a yükseldi. Ortaöğretimde net okullaşma oranı 2002’de yüzde 50,57 iken, 2014-2015 eğitim ve öğretim yılında yüzde 79,37’ye yükselmiştir. Yükseköğretimde net okullaşma oranı 2002’de yüzde 14,65 iken, 2014-2015 eğitim ve öğretim yılında yüzde 39,49’a ulaşmıştır.
İlköğretimde 2002-2003 eğitim ve öğretim yılında her 100 erkek öğrenciye karşılık 91,10 kız öğrencinin okullaştı. Bu oran 2014-2015 eğitim ve öğretim yılında her 100 erkek öğrenciye karşılık 101,81 kız öğrenci şeklinde gerçekleşti.
Ortaöğretimde ise 2002-2003 eğitim ve öğretim yılında her 100 erkek öğrenciye karşılık 72,32 kız öğrenci okullaşırken bu oran 2014-2015 eğitim ve öğretim yılında her 100 erkek öğrenciye karşılık 95,40 kız öğrenci şeklinde gerçekleşti. Yükseköğretimde 2002-2003 yılında kadın okullaşma oranı 13,53 iken, 2014-2015 yılında bu oranın da 41,10 oldu.
Suriyeli öğrencilerin eğitimi
Bakanlık, 5-17 yaş arasında yaklaşık 620 bin Suriyeli çocuğun, 310 binine eğitim veriyor. MEB’e bağlı okullarda bugün itibarıyla yaklaşık 73 bin Suriyeli öğrenci okul öncesinden 12’inci sınıfa kadar, Türk akranlarıyla eğitimlerine devam ediyor. Bakanlığa bağlı resmi ve özel okullarda öğrenimlerine devam etmesi öngörülen öğrenci sayısının öğretim yılı sonuna kadar 105 binin üzerine çıkması hedefleniyor.
Kamplardaki eğitim merkezlerinde de eğitim veriliyor. 2015-2016 eğitim ve öğretim yılının başlamasıyla kamplarda oluşturulmuş geçici eğitim merkezlerinde yaklaşık 82 bin, şehirlerde oluşturulmuş geçici eğitim merkezlerinde ise yaklaşık 155 bin Suriyeli öğrenci okuyor. Yıl sonuna kadar 450 bin Suriyeli öğrenciye ulaşılması hedefleniyor.
Öğretmenler için yeni çalışma
30 bin öğretmen atamasıyla Bakanlık bünyesindeki kadrolu öğretmen sayının 893 bin 448’den 923 bin 448’e yükseldi. 2015-2016 eğitim ve öğretim yılında 45 bin 351 ücretli öğretmen de görev yapıyor. Ülke genelinde öğretmen doluluk oranı, yüzde 93’lere ulaştı. Hedefimiz yüzde 100’e ulaşmak.
Bazı illerde öğretmen sirkülasyonun çok hızlı olduğu gerçeğinden hareketle bazı tedbirler alacağız. Öğretmenlerin çalışma sürelerinin çok düşük olduğu bu illerde ve eğitim kurumlarında daha uzun süre görev yapmayı teşvik edici mekanizmalar üzerinde çalışıyoruz. Bu çalışmanın bölgeler arasındaki eğitim farklılığını en aza indirmede de önemli bir fonksiyon icra edeceğini ve tüm öğrencilerimiz için eşit eğitim fırsatı sağlamayı kolaylaştıracağına inanıyoruz.
Okul türleri ve bölgeler arası başarı farklılıklarını azaltarak eğitimde fırsat eşitliğine bütün boyutlarıyla hayatiyet kazandıracağız. Bu süreçle uyumlu bir şekilde öğretmen yetiştirme ve eğitim yönetimi alanlarında da önemli dönüşümleri hayata geçireceğiz. Bu amaçla öğretmenlerimizin hizmet öncesi eğitiminden itibaren, mesleğe girişi, adaylık ve sürekli mesleki gelişim eğitimleri ve kariyer gelişimine yönelik Bakanlığımızca yapılacak çalışmalara ışık tutması amacıyla eğitimin tüm paydaşlarının katılımıyla hazırlanan ‘Öğretmen Strateji Belgesi’ kamuoyunun dikkatine nihayet sunulacaktır. Eğitim fakültesi öğrenci veya mezunlarının öğretmenlik dışındaki alanlarda da istihdamının önünü açmak için eğitim fakültesi dışındaki fakültelerde çift ana dal veya yan dal yapma imkanı sağlayacağız. Eğitim fakülteleriyle diğer öğretmen adayı yetiştirilen yükseköğretim kurumlarının ve formasyon programlarının öğrenci kontenjanlarını, öğretmen ihtiyaç analiz ve projeksiyonlarını dikkate alarak belirleyeceğiz.
Şirketlerin, sektörlerine yönelik özel mesleki ve teknik eğitim okulu açabilmeleri için de düzenleme yapacağız.
Yükseköğretim Planlama Kurulu oluşturulacak
İlgili tüm kurum, kuruluş ve kişilerin görüş ve önerileri dikkate alınarak Bakanlığımız tarafından hazırlanacak yeni yasal düzenlemeyi önümüzdeki dönemde Parlamentoya sunmayı planlıyoruz. Kamu, özel sektör ve yükseköğretimin temsil edildiği, eğitim sisteminin talep ve arzı arasında bağlantı kuran ve bu çerçevede yükseköğretim politikalarını ele alan bir ‘Yükseköğretim Planlama Kurulu’ oluşturulacaktır. Kurulacak yeni üniversite ve fakülteler için öğrenci ve öğretim elemanı sayısıyla fakültelerin doluluk oranları gibi objektif kuralları baz alan bir mekanizma geliştireceğiz. Bölgesel ihtiyaçlar ile yetkinlik düzeylerini dikkate alarak üniversitelerin ihtisaslaşmasını destekleyeceğiz. Özel üniversitelerin kurulmasına ve yurt dışındaki üniversitelerin Türkiye’de, Türkiye’deki üniversitelerin yurtdışında faaliyet göstermelerine imkan vereceğiz.
Yükseköğretim kurumları bünyesinde veya yükseköğretim kurumlarıyla işbirliği içinde bağımsız ileri araştırma merkezlerinin kurulması için yeni destek mekanizmaları oluşturacağız. Üniversitelerin uluslararası rekabet gücünü artırmak amacıyla daha fazla yabancı öğrenci kabul etmeleri ve öğretim elemanı istihdam edebilmelerini sağlayacağız.
Müfredat çalışmaları devam
Milli ve manevi değerlerine bağlı, evrensel değerleri özümsemiş bir öğrenci profilinin yetişmesi için gerekli eğitim ve öğretim müfredatının oluşturulmasına yönelik çalışmalarımız devam etmektedir. Müfredatın eğitimin her kademesinde öğrenciyi hayata hazırlayan, öğrenmeyi öğreten, istidatlarını ortaya çıkaran, temel becerileri veren, özgüveni pekiştiren, evrensel değerleri aktaran bir içeriğe sahip hale getirilmesi yönündeki çalışmalarımıza devam edeceğiz. Müfredatı bilgi teknolojileri destekli öğretime uygun hale getirerek, eğitsel e-İçeriklerin genişletilmesi ve daha da yaygınlaştırılmasını sağlayacağız. Okul öncesi ve ilköğretim kademelerinde oyun tabanlı öğrenmeyi etkin hale getireceğiz.
Mobil erişim sistemlerini geliştirecek; sosyal medyanın öğrenme aracı olarak daha etkin biçimde kullanılmasını sağlayacağız. Öğrencilerimize yazılı ve sözlü iletişim kurabilecek düzeyde yabancı dil öğretimine öncelik vereceğiz. Bu amaca yönelik olarak öğretme sistematiğini ve müfredatı gözden geçirerek, dil öğrenimini etkin hale getiriyoruz. Birlikte, problem çözmeye dayalı ve proje tabanlı öğrenmeyi teşvik eden eğitim teknolojilerini yaygınlaştırıyoruz.
Eğitim alanında gerçekleştirilecek bütün bu faaliyetler için 76 milyar 354 milyon 306 bin lirası Bakanlık, 23 milyar 590 milyon 696 bin lirası Yükseköğretim Kurulu ve üniversitelerin, 445 milyon 303 bin lirası Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı bütçesi olmak üzere, eğitime toplan 100 milyar 390 milyon 305 bin lira bütçe öngörüldü.