Hoca, gençliğinde, cimriliği ve kıskançlığı ile tanınmış olan bir adamın kazlarından birini yolda yakalayıp cübbesinin altına saklamış. Epeyce yol aldığı halde hayvancağız hiç sesini çıkarmamış. Hoca, bir ara “Şu kaza bir bakayım, öldü mü, kaldı mı?” diyerek cübbesinin ucunu kaldırmış. Bu sırada kaz, gagasını açarak sanki “sussss!” der gibi sesler çıkarmaya başlamış:
– Tısss, Tısss!
Hoca, hemen cübbesini örtmüş ve:
– Aferin kaz oğlu, ben de sana bunu tembih edecektim!… deyivermiş.